Eğitimde Teknoloji

Eğitim, asırlardır her yönüyle araştırılmış bir olgudur. Eğitimi tek başına değerlendirmek ve incelemek bizleri oldukça yüzeysel sonuçlara götürecektir. Etkinliğini ortam, ışık, hava gibi çevresel faktörlerin yanı sıra öğretmenin motivasyonu, bilgi seviyesi, öğrenci motivasyonu gibi içsel faktörler ile ilişkilendirebiliriz. Günlük hayatımızın önemli bir parçası haline gelmiş olan teknoloji ise özellikle son 10 yıl içerisinde eğitimde kaçınılmaz yerini almıştır. İlk etapta internetten başlamamız gerektiğini düşünüyorum. İnternetin hayatımıza girmesi ve yaygınlaşması ile birlikte eğitimde çok ciddi değişiklikler olmuştur. İnternet üzerinden teknoloji eğitimde bir öğretim aracı olarak kullanılmaya başlanması ile birlikte bu durumun pek çok etkisi görülmektedir. Örnek vermek gerekirse eğitimde zaman ve mekân kavramına bağlılık ortadan kalktı. Uzaktan eğitimin ile coğrafi engellere takılmadan geniş bir öğrenci kitlesine erişim sağlandı.

Eğitimde teknolojinin yerinin artması ile beraber öğrenciler web üzerinden istedikleri bilgiye çeşitli şekillerde ulaşabiliyor artık. Bilgiye ulaşmak ve öğrenmeyi pekiştirmek çağımızda oldukça kolaylaştı.

Artık öğretmenin yanında projelerle birlikte öğrencilerin kendi kendilerine öğrenmelerini sağlamak da mümkün oluyor.

Küreselleşme ile beraber öğrenciler ve öğretmenler her türlü araştırma konusuna kolaylıkla ulaşıyorlar. Kendilerini ve yeteneklerini geliştirme, ufuklarını açma ve dünya vatandaşı olma şansı elde edebiliyorlar. Ek olarak her öğrencinin öğrenme hızı ve şekli birbirinden tamamen farklı iken öğrencilerin kavrama derinliklerinin doğru analiz edilmesiyle daha kişiselleşmiş bir eğitim sunma olanağı verdi teknoloji.

Sadece psikolojik anlamda değil aynı zamanda fiziksel olarak da pek çok fayda sağladı bize eğitimde teknoloji. Çalışma kitaplarının ağırlığı dolayısıyla yakınan öğrenciler ve velileri bu yükten kurtaracak yaratıcı çözümler de sunuyor teknoloji. Çalışma kitaplarının ve ek çalışma materyalleri bulut depolama sistemi ile birlikte taşınabilmesi hayatımızda önemli bir kolaylık sağlamakta.

Ayıca teknoloji öğrencilerin kendi çalışma zamanlarını planlamalarında onları özgürdür kılmakta. Bu da onlara hem sorumluluk almayı öğretmekte hem de kişisel verimliliklerinin artmasına sebep olmakta. Bu durum öğretmenlere de ölçme ve değerlendirmede oluşabilecek eksikleri çok daha kolay ve hızlı bir şekilde tespit etmeye yardım etmekte.

Teknoloji kullanımının eğitim alanındaki bir avantajı da dil öğrenme konusu. Sadece temel dil bilgisi kurallarını öğrenmek yerine, dinleme ve konuşma egzersizlerine erişim fırsatı sağlıyor. Etkileşimli yabancı dil öğrenmek, öğrencilere sunulan iyi bir fırsat.

Tüm bunların yanında, elbette ki teknolojinin eğitime olumsuz etkileri de bulunmakta. Mesela, önceden bilgilere ulaşabilmek için çok daha fazla çaba harcamamız gerekiyordu. Şimdi ise oturduğumuz yerden kolay bir şekilde erişim sağlanması, bilginin akılda kalıcı olmasını engelleyebiliyor. Daha az emek verilerek öğrenilen bilginin akılda kalıcılığının azaltması da dezavantaj oluşturabiliyor.

Son olarak teknolojinin bu kadar yaygınlaşması, çocukların sokak oyunları yerine bilgisayar oyunlarını tercih etmelerine sebep olabiliyor. Bu da maalesef dijital oyun bağımlılığına, çocukların daha az hareket etmesine ve daha az sosyalleşmesine yol açabiliyor. Bu durum sosyal zekaların ve kas-motor becerilerinin gelişmesinde sorun yaşatabiliyor. Dolayısıyla teknolojinin gücünü eğitimde doğru kullanmak için geç kalınmamalı, an önce harekete geçmeliyiz. Geleceğimiz için eğitim ne kadar önemli ise teknolojiyi en verimli şekilde kullanmak da iyi bir eğitim için bir o kadar önemlidir.